10 Eylül 2011 Cumartesi

Heidi, Ben 10'e karşı


       Ben küçükken Heidi vardı, Alp dağlarında büyük babasıyla yaşayan, eritilmiş peynir ve taze sütle beslenen, Peter'le çıplak ayaklarla koyun otlatan. Kocaman çamların altında klübesi ve Joseph ve sevgili Clara. O zamana ait bildiğim en kötü insan Bayan Rottenmeiier'dı. Şimdi çok haksızlık ettiğimi düşünüyorum kendisine. Ben ve benim yaşıtlarım onlarla büyüdük. Bu yüzdendir ki benim hayallerimde hep küçük ve yakalanması kolaydı, Heidi'nin küçük kuzusu gibi. Dolayısıyla kolay mutlu olunacak hayatlar sağladı bize Heidi.
      Yıl 2011, benim çocuğumun ve arkadaşlarının kahramanları Bakugan savaşçıları, Ben 10, Barbie, Wings kızları. Dünyanın rekabet üzerine kurulu olduğu bu zamanda çizgi filmlerin de rekabet, güç ve iktidar üzerine kurulu olması doğal sanırım. Bu da zamanın başka bir getirisi. Bu zaman çocuklarını bizim kadar şanslı görmüyorum ''bu konuda.''  Erkek çocukları güçlerini sürekli arttırmak üzerine kurulu oyunlarla büyüyor. Kaybedenin ''ezik'' olduğu oyunlar. Kızların durumu daha da vahim. Oyun bir yaşam biçimi üzerine kurulu ince, uzun bacaklı, trendy ve güzel olmaktan ibaret. Erkekler kaslarını şişirerek yaratıklara karşı dünyayı kurtarmak zorundalar. Kızlar incelerek yeni ortaya çıkan kızlara karşı hep güzel ve son moda olmak zorundalar. 
       Zor, gerçekten bu çocukların işleri çok zor.
       Hala bulutların üzerinde gezmenin keyifli olacağına inananlardanım. Hala çizgi film seyredenlerdenim. Hala kolay mutlu olabiliyorum. 
      Teşekkürler Heidi...
       
       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder